Tüvit ceket

11:34 Unknown 16 Comments


Tüvit ceket son dönemlerin modası. Dikimi zor değil. Yumuşak bir kumaş olduğundan kolay dikiliyor. Biraz kalın oluşu zorladı bazen. Ayrıca şunuda belirtmeliyim ki çok çabuk dikişi açılan bir kumaş türü.




16 yorum:

Neon pembe asimetrik kazak

14:04 Unknown 4 Comments



Neon renkler yazın olduğu kadar kışın da revaçta. Bu gördüğüm triko kumaşın da rengine vurularak aldım. Aynı renkten bir de ince bi kumaşım var. Eğer üşenmeyip gömlek kalıbı çıkarırsam onu da dikeceğim.





Eşimden gelen yılbaşı hediyelerimin ilki melek biblosuydu. İkincisi de bu eldivenler. Eş dediğin budur dimi evren, ne istediğini bilmeden hisseden...




4 yorum:

Abajur yenileme

17:35 Unknown 6 Comments

 
 
İlk evlendiğimizde yatak odamız için aldığımız bu abajurun birisi taşınırken böyle ezilince bende kumaşla kaplamaya karar verdim. Koltuklarıma ve salonuma uygun olması açısından bej rengi tercih ettim.
 
Kumaşı abajurun ölçülerinde kestim. Prit yapıştırıcılar bunun için yeterli oluyor. Yapıştırıcıyı kumaşa sürerek, abajura yapıştırdım. Alt ve üste kalan kumaşları çentikler atarak, arkaya doğru onları da yapıştırdım. O düzensiz görüntü gitsin diye kurdela ile çevirdim.
 
 
 
 
Işıklı hali.
 
 
 
 
Işıksız hali.
 

6 yorum:

Soluk yeşil kalem etek

10:46 Unknown 0 Comments


Soluk yeşil, yünlü ve biraz esnek bir kumaştan yarım saatte dikilen kalem etek. Kalıpsız, başka bir kalem eteğimi kumaşın üzerine koyarak biçtim. Öne ve arkaya ikişer pens atıp, yandan fermuarlı yaptım. Fermuarı kalın dişli, özellikle görünsün istediğim için. Etek ucunu elimde bastım. Bu ara kendisini beğenerek giyiyorum.
 
 


0 yorum:

Siyah deri peplum

11:32 Unknown 7 Comments


Benim sorunum kalıp çıkarmak galiba. Kalıbı çıkardığımda aklımda ne kadar o kalıpla ilgili proje varsa hayata geçiveriyor. Ne zamandır böyle bişey vardı aklımda, peplum kalıbı çıkarınca hemen biçip dikiverdim.
 
Deri malum sezonun öenmli parçalarından. Pepluma da çok yakıştırıyorum. Siyahta vazgeçilmez bi renk. Üçü bi arada oldu resmen.
 
Şu ekranlarda izlediğimiz moda programları varya, oradakiler gibi kendi kendime sorup cevaplıyorum:
 
---Efendim bunu nerde giyebilirsiniz?
---Hıı, ben bunu arkadaşlarla bir yerde bişeyler içmeye giderken, bi akşam yemeğinde, bi partide giyebilirim. :P
 
 
Aslında altına bir siyah kalem etek hoop iş kadını, bi siyah tayt hoop parti kızı, uzun balık etek davet düğün orgaznizasyonlarında giyilebilecek joker bir parça oldu.






 
 
Bu şal desenli kumaştanda gömlek yapasım var. Beren izin verdiği sürece tabi.


7 yorum:

Geyik Desenli Peplum Bluz

11:15 Unknown 10 Comments

 
 
Triko jarse kumaştan peplum bluzum bitti ve nihayet 3 yıl sonra gidebildiğim sinema maceramda giydim. Bir ergen gibi 4 yıldır Twilight Saga serisini takip ediyorum. Hatta filmlerini takip etmekle kalmayıp kitaplarını da okudugum doğrudur. Serinin son filmi "Breaking Dawn-Part Two" izlemesem olmazdı. Nihayetinde gittim ve beğendim.
 
Kumaşın desenini çok beğendim ben, tam kış günlerine uygun. Peplumda son zamanlarının favorisi zaten, ikisi bi arada tadından yenmez bi bluz oldu bana:)
 
 
 
 
 
İlk peplum deneyimim olduğu için zorlanır mıyım acaba dedim ama beklediğim gibi olmadı. Hatta tam anlamıyla otursam 1 saatte dikiş işlemi bitirilebilir bile.
 
Triko jarse kumaşta çok kolay bir kumaşmış meğer. Tüylenmez, saçaklanmaz, kolay dikilir bi kumaş. Aklımda bi tayt modeli var bu kumaştan bakalım.
 


Bu da şu an ki dikilen;

10 yorum:

peplum bluz ve erken yılbaşı hediyesi

14:35 Unknown 10 Comments



Uzun zamandır peplum bluz dikmek istiyordum ama bir türlü fırsat bulamamıştım. Neyse sonunda kış günlerine uygun, geyikli triko jarse kumaştan bir peplumum oldu(olacak). Tek kollarını takmak kaldı. Elimde bir metre vardı bu kumaştan ve ucu ucuna yetti diyebilirim.
 
Model hemen hemen çoğu arkadaşın diktiği ağustos 12 burdasında, 113 numaralı kalıp. Jarse olduğu için 36 beden cuk diye oturdu.



 
 
Meleğimde eşimden erken gelen yılbaşı hediyem daha doğrusu hediyelerimin başlangıcıymış:)) 

10 yorum:

Biraz karışık

15:09 Unknown 1 Comments

 
 
Ben bu resmi çok sevdim. En sevdiğim renkler birarada olduğu için galiba.
 



Bu da ufaktan bir DIY projesi. Hani atıklarımızı atmıyoruz ya, bende işyerinde bulduğum postit paketi ve morhiponun mor kağıdıyla öylesine bi kalemlik çıkardım ortaya.




Geçen hafta evimize gelen misafirlerimizi karşılasın diye bu sevimli kediyi aldım paşabahçeden. Mor bordo arası bi renk olan ceketi H&M den aldım. Kendisi 36 beden olup, blazer bir cekettir. Kumaşlarda aklımdaki bazı projeler için. Hatta pembe pötikareden pijama dikildi bile. Ve sevdiğim danteller için cam kavanoz. Reçellikler kadar küçük değil boyutu.




Pötikareli pijamayı 20 dakikada dikmiş olabilirim. Artık Beren hiç rahat vermediği için çok hızlı çalışmam gerekiyor. Haftasonu yorgunluğumdan geriye kalanlar; bira cips ve keyif.

1 yorum:

pijama ve kazak

10:35 Unknown 7 Comments

Mint rengini sevdiğimi söylememe gerek yok sanırım. Pembe(daha çok fuşya tonu) ve mint en sevdiğim renkler bu ara. Onun içindir ki elim hep bu tonlarda ki kumaşlara ve aksesuarlara gidiyor.

Kış geldi, pijama, terlik, televizyon, sıcak içeçekler kompozisyonuna geçiş yaptık. Bu durumda bol bol pijama dikmek farz oldu. Bej puanlı poplin kumaştan, kalıpsız diktiğim pijama. Başka bir pijamamı kalıp olarak kullandım. Tabiki vazgeçilmez kurdelalarım. Beje en çok yakıştırdığım mint rengi, kadife kurdela.







Dikişi biten, süslemesi kalan mint örgü kazagım. Bitince ayrıntılı bir şekilde paylaşırım.

7 yorum:

sax mavi etek

16:52 Unknown 4 Comments


 Son dikilen parça. Aslında çok keyifli dikiş benim için ama çalıştığım için hem iş kadınlığı hem ev kadınlığı hem annelik derken şahsına kalan zaman ne kadarsa o kadar kısa süreye ne bulursan sığdırmaya çalışıyorsun (çalışan anneler beni çok iyi anlayacaktır). Onun için de kafandaki işlerin hemen olup bitmesini istiyor insan. Kafamda bi dünya iş var. Sürekli düşüncelerdeyim. Hatta o kadar abartıyorum ki düşünme işini, yanımdan geleni geçeni bile göremez oluyorum bazen. Bazı şeyleri aklıma çiziyorum, bazılarını kağıda; aklımda kes kopyala onu oraya yapıştır falan yapıyorum. Demem o ki işler çabuk bitsin diye bazen yapıp geçiveriyorum ama bu defa temiz çalıştım.
 
Kalıpsız ve çok kolay dikilebilen bi etek oldu. Aslında kendi kumaşından kemer yapıp, fermuar takacaktım ama dedim ya işin kolayına kaçtım diye, siyah kalın lastiği dikiverdim hemencecik.



 
Bu da bu eteğimin aklıma gelen ilk kombini oldu.
 
 


4 yorum:

Dantel

17:36 Unknown 13 Comments



Sen bence güzel oldun...

13 yorum:

Kurukafa, neon ve galata kulesi

16:08 Unknown 0 Comments

 
 
Gömlek bitti bitecek. Düğmeleri kaldı dikilecek. Tahta makaralardan da ne zamandır arıyordum. Yılların astarcısında buldum.
 
Neon bilekliklerden bi tane daha yaptım. Kabul ediyorum bu bilekliklerden abarttım sanırım. Bir çoğunu hediye ettim zaten.
 
 
 
 
Bunu da çok sevdim ben.

0 yorum:

neon detaylı ceket

16:24 Unknown 5 Comments

 
 
Burdanın Şubat 2012 sayısından 102 numaralı model. Dergideki model çok farklı tabi. Bu iki kumaşı kumaşçıda gördüğümde kafamda bu ceket belirdi. Hani böyle ampul yanarya başının üstünde, heh işte aynı öyle ampuller yandı, model belirlendi ve dikildi.
 
 







Ceket: ben diktim
Tişört:stradivarius
Pantolon: fabrika
Ayyakkabı: stradivarius
Kolye: ben yaptım
Küpe ve yüzükler izmir caddesinden

5 yorum:

oyuncak kalıpları

12:11 Unknown 6 Comments

Çocuklarına yumuşak oyuncaklar yapmak isteyenler için birkaç tane oyuncak kalıbı.



6 yorum:

keep calm and carry on

13:30 Unknown 0 Comments

Son dönemlerde çarpı işi yapanların favorisidir "keep calm and carry on". Bende çarpı işi olarak bu nadide(!) sözü evimde bulundurmak istiyordum mamafi sabır gösteremedim. Etamin gibi değil bu ketenler, insanı zorluyor.
 
Bende işin kolayına kaçarak "kes kopyala yapıştır" üçlüsüylen bu işi bitirdim.




İhtiyacımız olan malzemeler çok basit:

1-Çerçeve
2-Çerçeve boyutlarında keten kumaş(kağıtta seçilebilir fakat kumaşın duruşunu ben daha çok beğeniyorum.)
3-Harfler
4-Makas
5-Yapıştırıcı







Kestiğimiz harfleri tek tek yapıştırıyoruz.





Taaa taaa. Kısa yoldan "keep calm and carry on" posterimiz hazır.




0 yorum:

iki pijama

17:27 Unknown 8 Comments

 
 
Ben böyle hep dikeyim, giyeyim, giydireyim seviyorum bu işi. O gün çok yorgun olsam dahi illa o makinanın önüne oturulacak arkadaş! Ben çok seviyorum dikiş dikmeyi, geç farkettim işte. Aslında 5 yaşından bu yana dikiş dikerim ben ama gel gör ki makine almakta gecikmişim.
 
Çok sevdiğim la zenza pijamalarından feyz alarak bu ikisini diktim. Çok ta rahat oldular.
 
 
 
 
 
 
 
Pembe pijamalı pozlarda çok absürt olmuş:)) Neyse amaca yönelik. Sonuçta göstereceğim şey görülüyor mu? Evet. Sorun yok o zaman:)
 

8 yorum:

Benim küçük kalplerim

17:21 Unknown 0 Comments


 
İlk insanlar kalbin duyguların merkezi olduğuna inanırlarmış. Heyecanlandıklarında, korktuklarında kalbin gümbür gümbür atması ve kalbe alınan yaralarda hemen ölümle sonuçlanması bu düşünceyi pekiştirmiş ve duyguların, aşkın sembolü olmuş kalp.

Kalp sembolü ise Biyolog John Hertner'e göre Katolik kilisesinin insanları deneysel amaçlı kesmeye izin vermemesinden dolayı, o dönemin bilim adamlarının deneyde kurbağalar kullanmalarıyla bağlantılıymış. Kurbağaların kalplerine giren ve çıkan anadamarların kalp ile birlikte kullandığımız kalp sembolünü oluşturması ile bu sembol oluşmuştur. Ayrıca mitolojide İştar'ın kalçalarını simgelediğide söylenmekte. Ama ben bunu hiç romantik bulmadım:)

Öyle ya da böyle kalp şekli güzeldir, hoştur, şirindir. Onu rengarenk kumaş ve kurdelalarla kullanırız işte böyle.

Ben çok sevdim küçük kalplerimi. Evde de oraya buraya atar, bakar, sever dururum artık.



Biri mutfağımda;



Biri de banyomu süsledi.


Diğerleri dursun bakim bi köşede, nasılsa yerini bulur.

0 yorum: